Перевод: со всех языков на турецкий

с турецкого на все языки

göz önüne gelmek

  • 1 представляться

    несов.; сов. - предста́виться
    1) ( знакомиться) kendini tanıtmak

    он предста́вился врачо́м — kendini doktor diye tanıttı

    2) ( возникать) çıkmak

    е́сли предста́вится слу́чай — fırsat çıksa / düşse

    тако́го слу́чая ему́ не предста́вилось — fırsatını bulamadı

    бо́льше тако́й возмо́жности не предста́вится — bu fırsat bir daha ele geçmez

    установи́ть их число́ не предста́вилось возмо́жным — onların sayısını saptamak mümkün olamamıştır

    ему́ предста́вилось родно́е село́ — gözünün önüne doğup büyüdüğü köy geldi

    4) разг. ( притворяться) kendini... imiş gibi göstermek

    представля́ться больны́м — kendini hastaymış gibi göstermek, sayrımsamak

    представля́ться непонима́ющим — anlamazlığa vurmak

    он предста́вился спя́щим — uyuyormuş gibi yaptı

    Русско-турецкий словарь > представляться

  • 2 глаз

    göz
    * * *
    м, врз

    ве́рный глаз — şaşmaz göz

    у него́ плохи́е глаза́ — gözleri bozuk

    отвести́ глаза́ (в сто́рону) — gözünü ayırmak

    ••

    в мои́х глаза́х он ничто́ — gözümde bir hiçtir

    за глаза́ хва́тит / доста́точно — yeter de artar

    за глаз а́ (хвалить, говорить и т. п.)arkasından

    на глаз э́та кварти́ра мне ка́жется бо́льше — gözüme bu daire daha genişmiş gibi geliyor

    ра́ди прекра́сных / краси́вых глаз — kara gözleri / kaşları için

    с глазу на́ гла́з — baş başa

    дурно́й глаз — kem göz / nazar

    с закры́тыми глаза́ми — gözü kapalı

    с каки́ми глазами ты там пока́жешься? — oraya ne yüzle geleceksin?

    с пья́ных глаз — прост. sarhoş haliyle, tütsülü başıyla

    где бы́ли твои́ глаза́? — senin gözün neredeydi?

    гла́зом не моргну́в — gözünü kırpmadan

    и гла́зом моргну́ть не успе́ешь — göz kapayıp açıncaya kadar, göz açıp kapamadan

    мне сты́дно смотре́ть ему́ в глаза́ — yüzüne bakmaktan utanıyorum

    у меня́ в глазах двои́тся — çift görüyorum

    я его́ (и) в глаза́ не ви́дел — yüzünü bile görmedim

    у неё глаза́ на мо́кром ме́сте — gözü suludur

    не ве́рить свои́м глаза́м — gözlerine inanamamak

    бере́чь пу́ще гла́за — gözü gibi sakınmak

    броса́ться / лезть в глаза́ — göze çarpmak

    бить в глаза́ — göze batmak

    хоть глаз вы́коли — zifiri karanlık

    встать пе́ред глаза́ми — gözlerinin önüne gelmek

    закрыва́ть глаза́ на что-л.bir şeye göz yummak

    опусти́ть / поту́пить глаза́ — gözlerini (yere) indirmek

    отводи́ть / пря́тать глаза́ — gözlerini kaçırmak

    откры́ть кому-л. глаз а́ на что-л.birinin bir şeye gözünü açmak

    наско́лько хвата́ет / хвата́ло глаз — gözün alabildiğine

    попа́сться кому-л. на глаза́ — birinin gözüne ilişmek

    не попада́йся ему́ на глаза́! — gözüne görünme!

    поеда́ть глаза́ми — gözle yemek

    пробежа́ть глаза́ми — gözden geçirivermek

    прогляде́ть / просмотре́ть / вы́смотреть все глаза́ — gözleri yollarda kalmak

    ре́зать глаз / глаза́ — göze batmak

    сказа́ть пря́мо в глаза́ — yüzüne karşı söylemek

    скры́ться из глаз — gözden kaybolmak

    смотре́ть / гляде́ть сме́рти (пря́мо) в глаза́ — ölümle yüz yüze gelmek

    смотре́ть больши́ми глаза́ми на кого-что-л.hayret hayret bakmak

    он смотре́л во все глаза́ — göz kesilmiş bakıyordu

    уви́деть свои́ми (со́бственными) глаза́ми — (kendi) gözüyle görmek

    не спуска́ть глаз с кого-чего-л. — birinden, bir şeyden gözünü ayırmamak; birini, bir şeyi göz hapsine almak ( не выпускать из виду)

    стоя́ть пе́ред глаза́ми — gözlerinin önünden gitmemek

    с глаз доло́й - из се́рдца вон — gözden ırak olan gönülden de ırak olur погов.

    в чужо́м глазу́ сучо́к ви́дит, (а) в своём - бревна́ не замеча́ет — kendi gözündeki merteği görmez de elin gözündeki çöpü görür посл.

    Русско-турецкий словарь > глаз

  • 3 Auge

    Auge <-s, -n> ['aʊgə] nt
    1) ( Sehorgan) göz; ( Sehvermögen) görme;
    \Auge in \Auge mit jdm biriyle göz göze;
    mit den \Augen zwinkern göz kırpmak;
    ich habe es mit eigenen \Augen gesehen onu kendi gözümle gördüm;
    etw im \Auge haben ( Staubkorn); gözüne bir şey kaçmış olmak; ( fig) bir şeyde gözü olmak;
    ein blaues \Auge haben gözü morarmış olmak;
    vor aller \Augen göz göre göre, herkesin gözü önünde;
    ein \Auge zudrücken ( fam) göz yummak, görmezden gelmek;
    beide \Augen zudrücken ( fig) görmezden gelmek;
    die \Augen offen halten gözünü açık tutmak;
    jdm die \Augen öffnen ( fig) birinin gözünü açmak;
    jdn aus den \Augen verlieren birini gözden kaybetmek;
    jdn nicht aus den \Augen lassen birini gözünden kaçırmamak;
    in meinen \Augen... benim gözümde...;
    jdn unter vier \Augen sprechen biriyle ağız ağıza konuşmak, biriyle kulak kulağa konuşmak, biriyle baş başa vererek konuşmak;
    ins \Auge fallen göze çarpmak;
    etw springt ins \Auge ( fig) bir şey göze çarpar;
    etw ins \Auge fassen ( fig) bir şeyi göz önüne almak;
    sich dat etw vor \Augen führen ( fig) bir şeyi gözünün önüne getirmek;
    gute/schlechte \Augen haben gözleri iyi görmek/görmemek;
    große \Augen machen ( fam) gözlerini belertmek;
    kein \Auge zutun gözüne uyku girmemek;
    mit bloßem \Auge çıplak gözle;
    so weit das \Auge reicht göz alabildiğine, göz görebildiği kadar;
    sie traute ihren \Augen nicht gözlerine inanamadı;
    ich habe die ganze Nacht kein \Auge zugetan ( fig) bütün gece gözüme uyku girmedi;
    mir wurde schwarz vor \Augen gözlerim karardı;
    \Auge um \Auge, Zahn um Zahn göze göz, dişe diş;
    aus den \Augen, aus dem Sinn ( prov) gözden ırak olan gönülden de ırak olur
    2) ( Punkt beim Spiel) puan, sayı
    3) ( beim Würfel) benek

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > Auge

  • 4 vorstellen

    vor|stellen
    I vt
    1) ( nach vorn stellen, davorstellen) öne almak, önüne koymak ( vor -in)
    2) ( Uhr) öne almak, ileri almak
    3) ( bekannt machen) tanıtmak, tanıştırmak (-le), takdim etmek (-e);
    darf ich Ihnen Frau Müller \vorstellen? sizi Bayan Müller ile tanıştırabilir miyim?
    4) ( bedeuten) anlama gelmek;
    was soll das \vorstellen? bu ne anlama geliyor?
    5) ( darstellen) göstermek, temsil etmek
    6) ( ausmalen)
    sich dat etw \vorstellen bir şeyi göz önüne getirmek, bir şeyi tasavvur etmek, bir şeyi hayal etmek, bir şeyi zihninde canlandırmak;
    das kann ich mir gut \vorstellen bunu gözümün önüne getirebiliyorum;
    darunter kann ich mir nichts \vorstellen bundan bir anlam çıkaramıyorum;
    stell dir mal vor! ( fam) bir düşünsene!
    sich dat etw \vorstellen bir şeyi düşünmek
    sich dat etwas/nichts unter etw dat \vorstellen bir şeyle bağlantı kurmak/kuramamak
    II vr
    sich \vorstellen ( sich bekannt machen) kendini tanıtmak

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > vorstellen

  • 5 burst

    n. patlama, infilak, hamle, ileri atılma, atış, açılma, göz önüne serilme
    ————————
    v. patlak vermek, patlamak; atılmak, fırlamak; çatlamak, yarılmak; boşanmak (gözyaşı), fışkırmak; infilak etmek, ortaya çıkmak, aniden açmak, had safhaya gelmek
    * * *
    1. patlak (n.) 2. patla (v.) 3. patlama (n.)
    * * *
    past tense, past participle; see burst

    English-Turkish dictionary > burst

См. также в других словарях:

  • göz önü — is. Görülebilen, yakın yer Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller göz önüne almak göz önüne getirmek gözünün önünden geçmek gözünün önünden gitmemek gözünün önüne gelmek göz (veya gözünün) önüne serilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TECESSÜM — Cisim şekline girmek. Maddeleşmek. Göz önüne gelmek. Mücessem olup görünmek. Cisimleşmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ön — is. 1) Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı Beş on kişi, köşkün önünde toplandık. M. Ş. Esendal 2) Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı Altmış yaşında anamın önünde sigara içmek istemezdim. B. Felek 3) Bir kimsenin ilerisi Bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ak — is. 1) Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Ablak yüzlü, kısa kesilmiş ak sakallı bir adamdı. M. Ş. Esendal 3) Beyaz leke Bir gözünde ak var. 4) Bazı şeylerde beyaz bölüm Yumurta akı. Gözün akı. 5) sf., mec.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»